not
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Ad
[değiştir]not (belirtme hâli nodu, çoğulu notlar)
- bir şey hatırlamak için yazılan kısa yazı
- Kitaplardan birinin kenarına bir not yazmışsın. - R. N. Güntekin
- (mecaz) bir şey niteliği üzerine edinilen kanaat
- İlk konuşmasından sonra kız ona notunu vermiş, ondan uzak durmuş.
- (öğretim) okullarda öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri seviyesini göstermek üzere öğretmenlerce verilen sayı, derece
- Hocasının haksız yere sözlü notunu kırdığını düşünmüştü.
Alt kavramlar
[değiştir]not adının çekimi
Alt kavramlar
[değiştir]- (bir şey hatırlamak için yazılan kısa yazı): dipnot
- (öğretim): koşullu geçer not, geçer not, geçmez not, sonnot, şartlı geçer not
Sözcük birliktelikleri
[değiştir]- (bir şey hatırlamak için yazılan kısa yazı): not almak, not defteri, not düşmek, not etmek, not tutmak
- (öğretim): not kırmak
Türetilmiş kavramlar
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]öğretim
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "not" maddesi
İngilizce
[değiştir]Edat
[değiştir]not
İsveççe
[değiştir]Ad
[değiştir]not
- (müzik) nota
Kürtçe
[değiştir]Sayı adı
[değiştir]not