Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın 10’uncu yılı geride kalırken, yaşanan çatışmalardan en çok etkilenen çocuklar bir an önce ülkelerindeki savaşın bitmesini istiyor.
Suriye’nin Azez bölgesinde savaşın bıraktığı izlerin silinmesi için yaralar sarılıyor, kentin birçok noktasında çatışmaların enkazı temizlenerek yeni yaşam alanları inşa edilmeye devam ediyor.
Azez’de geçtiğimiz yıl faaliyete geçen Yunus Emre Enstitüsü savaşın 10. yılını geride bırakan bölge halkına yönelik moral ve motivasyon olması amacıyla “Özgür Suriye, Kardeş Türkiye Gençlik ve Uçurtma Festivali” adı altında çocuk ve gençlere yönelik bir dizi etkinlik düzenledi.
“En büyük dileğim vatanımdaki savaşın bitmesi”
Etkinlik alanında VOA Türkçe’ye konuşan dokuzuncu sınıf öğrencisi Suriyeli Abdurezzak, en büyük dileğinin ülkesindeki savaşın bir an önce son bulması olduğunu vurgulayarak “Türkiye’de geçirdiğim dört yılın ardından tekrar Azez’e geldim ve tekrar burada yaşamaya başladım. Bugün de eğlenmek için buradaki festivale geldim. Dağıtılan uçurtma kitaplardan aldım. En çok eğlendiğim etkinlik ise tiyatroydu. Savaş öncesi Suriye’de buna benzer etkinlikler, festivaller oluyormuş. Ama savaştan sonra hiç böyle bir şey görmedik. Benim gibi savaşın çocukları burada daha önce görmedikleri yeni şeyler görmeye başladı. Benim en büyük dileğim sadece buradaki değil, bütün savaş ülkelerindeki çocukların böyle festivalleri görmesi ve eğlenmesi. Ve benim en büyük dileğim vatanımızdaki savaşın bir an önce bitmesidir” ifadelerini kullandı.
“Uçurtma denilince çocukların aklına bombalar füzeler geliyordu”
VOA Türkçe ’ye açıklama yapan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ise festival kapsamındaki etkinlikler hakkında bilgi vererek “İnsanlar artık bu güvenli bölgede Kürtler, Türkler, Araplar kardeş olduklarını, özlerinin bir olduğunu görüyorlar. Bizde bu sahne karşısında çok mutluyuz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti buraya çok büyük yatırımlar yaptı. Türkiye kendi sınır güvenliğini sağlarken, burada yaşayan insanların zihinlerinden terörün çıkmasını da amaçladı. Biz de bu etkinliklerle özümüz ve sözümüzün bir olduğunu gösteriyoruz. Çünkü hiçbir etnik ya da dini ayrım gözetmeksizin, Anadolu’da yetişen Yunus felsefesi, Hacı Bektaş felsefesi can felsefesidir. Burada canlarımızla hep beraber oluyoruz. Çocuklar bu şekilde bilinçaltlarında barış içinde yaşamanın mümkün olduğunu yaşayarak görüyorlar. Bu bölgede uçurtma dendiğinde çocukların aklına bombalar ve füzeler geliyordu. Amacımız bu algıyı değiştirmek ve çocukların güzel bir gelecek tasavvur edebilmelerini sağlamak” diye konuştu.
Protokol konuşmalarının ardından yerel sanatçıların sahne aldığı mini konserde hep bir ağızdan Arapça, Kürtçe ve Türkçe şarkılar seslendirildi. Hemen ardından İzmir Devlet Tiyatrosu sanatçılarının sahnelediği “Kuzu Maydonoz’un Maceraları” isimli oyun miniklerin beğenisine sunuldu. Azez Jimnastik Topluluğunun sahne performansıyla devam eden etkinlikte topluluğun minik üyeleri izleyenlerden büyük alkış aldı. Sahne gösterileri, Suriye Halk Dansları Topluluğunun sergilediği yerel dansların ardından son buldu.
Protokol heyetinin oyun parkurları ve atölyeleri açması ile eğlencenin gün boyu sürdüğü festivalde drama etkinlikleri, kukla, maskot, Aşuk-Maşuk, Nasrettin Hoca, köpük ve balon gösterileri büyük ilgi gördü. Minik eller ise oyun hamuru, kum boyama ve yüz boyama etkinlikleri ile renkleri hayalleriyle buluşturdu.
Festivale adını veren uçurtma atölyelerinde aileler, çocukları ile uçurtmalarını hazırladılar. Keyifle hazırlanarak gökyüzüne salınan bayraklarla bezeli uçurtmalar renkli görüntülere sahne oldu.
Programa Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Kilis Valisi Recep Soytürk ve Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş’in yanı sıra çok sayıda basın mensubu ve Azez halkı katıldı.
